25.05.2011

#80 Rüçhan Çamay - Para... Parra... Parrra...

45'lik Plak (Hop 502)
A Yüzü: Para... Parra... Parrra... (Şanar)
B Yüzü: Çocukluğum (A.Özdemiroğlu/Şanar)

Sahnelerde şarkı söylemeye 1947 yılında başlayan Rüçhan Çamay'ın ilk plağının piyasaya çıkışı, bu tarihten tam 21 yıl sonrasına rastlıyor. Sesi özellikle gece hayatının müdavimleri tarafından oldukça yakından tanınan sanatçı bu yıllar içinde plakları çıkmamış olsa da birçok derginin kapağında yer almayı başarır.

1968 yılında Regal Plak'tan peş peşe yayınlanan üç 45'liğinin ardından yurt dışında bazı televizyon programlarına katılır. O yılların gazeteleri, bu programlardan aldıkları haberleri günü gününe okuyucularına iletmeyi ihmal etmez. Hatta Milliyet gazetesi olayı aşağıda yer alan kupürdeki gibi "Helmut Zacharias orkestrası eşliğinde şarkı söyleyen Rüçhan Çamay Almanya'da renkli televizyona çıktı" şeklinde sunar.
Rüçhan Çamay'ın Alman televizyonlarında çıktığı programın ayrıntıları bir hafta boyunca aynı gazetede yayınlanmaya devam eder. Yer aldığı televizyon şovunda, hiçbir zaman plak olarak yayınlamayacağı Samanyolu şarkısıyla modernize edilmiş bir azeri türküyü söyleyen Çamay gazetenin iddiasına göre "oldukça durgun geçen programa canlılık kazandırır" ve büyük bir alkış almayı başarır.
1972'ye kadar plak konusunda yine bir sessizliğe bürünen Rüçhan Çamay o yıl ve 1974'de birer 45'lik plak daha kaydeder. İki farklı plak firmasından yayınlanan bu 45'likler ne yazık ki fazla ilgi görmez. Sanatçı tüm çabalarına karşın 30 yıla yaklaşan kariyerinde bir türlü arzu ettiği başarıyı yakalayamamaktadır. Bunun için eksik olan tek şey aslında "hit" bir şarkıdır. 1974 yılında kızı Melike Demirağ'ın başrollerinden birini oynadığı "Arkadaş" filmi ve aynı isimli şarkısıyla yaptığı çıkış Rüçhan Çamay adının müzikseverlerce yeniden hatırlanmasına vesile olur.
1975 yılının Ekim ayında Rüçhan Çamay, kızının da plak şirketi olan Hop Plakçılık adına Şat Yapım bünyesinde yeni bir plak daha kaydeder. Birkaç yıl öncesinde tüm dünyayla birlikte bizde de epey popüler olan "Cabaret" müzikalindeki Money Money şarkısından esinlenerek oluşturulan Para... Parra... Parrra... adlı bir şarkı bu yeni plağın A yüzünde yer almaktadır.
Bu şarkının ortaya çıkış öyküsünü sanatçı daha sonra Hey dergisine şu şekilde anlatacaktır:
"Bu plağı yapmak Şanar'ın (Yurdatapan) düşüncesiydi. Aslında ben Liza Minelli'nin Money Money'ini çok beğenmiştim. Bir gün Şanar'la otururken konu açıldı ve plağı yaptık".
Hey dergisi, Para... Parra... Parrra... piyasaya çıktıktan kısa bir süre sonra eleştiri sayfalarında plak hakkındaki düşüncelerini dile getirirken "Cabaret"yi de anmayı ihmal etmez. Zaten Çamay da televizyonda bu şarkısını ilk kez söylediği programda sergilediği şovla Liza Minelli'den esinlendiğini açıkça ortaya koymuştur.
B yüzünde Atilla Özdemiroğlu ve Şanar Yurdatapan'ın ortaklaşa imza attıkları Çocukluğum adlı bir parçanın yer aldığı Para... Parra... Parrra... listelerde de Rüçhan Çamay'ı zirveye taşımayı başarır.
Hiç albümü yayınlanmamış ender sanatçılardan biri olan Rüçhan Çamay sadece 45'lik plaklar üzerinde kalan bir müzik kariyerine sahip... 70'li yılların ortalarında çoluk-çocuk, küçük-büyük herkesin ezbere bildiği nakaratıyla Para... Parra... Parrra... günümüze kadar ulaşan ender Rüçhan Çamay şarkılarından biri aynı zamanda. Şarkı 2005 tarihli Bir Zamanlar serisinin ilkinde yer alıyor.

19.05.2011

Hot Blood - Soul Dracula

45'lik Plak (Türkiye Baskısı/Eurovox 8017)
A Yüzü: Soul Dracula
B Yüzü: Dracula's Theme

Bu paragrafın hemen altında yer alan Hey dergisi sayfasındaki eleştiriyi okuduğunuzda Soul Dracula'yı icra eden Hot Blood'ın bir "zenci grubu" olduğunu sanabilirsiniz. Sanırım grubun adındaki "Soul" ibaresi derginin eleştirmenlerine "Bu grup olsa olsa zenci grubu olur" dedirtmiş (Günümüzde 'hakaret' gibi algılanan 'zenci' tanımı o yıllarda gayet rahat kullanılıyordu. Siyah derili insanlar ülkemizde hiçbir zaman Amerika'da olduğu gibi küçümsenmediğinden bu tanım da hiçbir zaman onları küçümseme maksadıyla kullanılmazdı).
Oysa ki Hot Blood 'zenci'lerden oluşan bir soul grubu değil, Avrupalı birkaç prodüktörün bir araya gelerek oluşturduğu bir stüdyo topluluğuydu sadece... Altta da görülebileceği gibi plak göbeklerinde prodüktör olarak grubun adı yazılmıştı. Bu nedenle grubun kimlerden oluştuğuna dair plak üzerinden bir bilgiye ulaşmak mümkün değil. Ancak günümüzde -neyse ki- İnternet denen bir şey var ve bazı kaynaklardan Hot Blood grubunun arkasında şarkıların aranjörü Alman müzisyen Stefan Klinkhammer'ın olduğu anlaşılıyor. Klinkhammer, Hot Blood projesinden sonra Boney M., Eruption, Silver Convention ve Mystic gibi disko müziğin Münih kanadında büyük üne kavuşan gruplarla da çalışmış bir stüdyo adamı...
Bir yüzünde Soul Dracula, diğer yüzünde aynı melodinin farklı bir şekilde işlendiği Dracula's Theme adında başka bir parçanın yer aldığı bu ilk Hot Blood 45'liği Avrupa'nın birçok ülkesinde 1975 yılında piyasaya çıktı. Özellikle Fransa'da büyük ilgi gören plak bir yıl sonra İtalya ve Almanya'da da hit oldu. Plağın ülkemizde basım tarihi ise 1977 senesi...
Soul Dracula/Dracula's Theme (1976 - Made In Italy/Derby DBR4346)
Uzun yıllar dinlememiş olmama rağmen bu plağı bulup çalmaya başlayınca şarkıyı o yıllardan hemen hatırladım, diyebilirim. Aslına bakarsanız, Drakula'yla ilgili bütün şablonlar bu parçada birebir kullanılmış; derinden gelen korkutucu çığlıklar, manyakça kahkahalar, yürek hoplatan disko ritmler, gerekli gereksiz yerde şarkının adındaki Soul Dracula lafının zikredilmesi... Bu açılardan bakıldığında oldukça "kitch" bir şarkı Soul Dracula... Ancak bu tarz şarkılarda alışıldığı gibi uzun uzun sürdürmüyor bu numaralarını ve yaklaşık üç dakika içinde "kansız" bir şekilde olayı tamamlayıp bitiveriyor.
Hot Blood'ın Soul Dracula'sı ülkemizde yayınlandığında da büyük ilgi gördü. Çıkar çıkmaz Hey dergisi tarafından beş üzerinden dört yıldızla değerlendirildi ve aynı hafta asıl listeye aday plakların yarıştığı Tip 20 listelerine zirveden giriş yaptı. Plak asıl listeye girdikten yaklaşık bir buçuk ay kadar sonra da Haftanın Yabancı 45'likleri sıralamasında 1 numara olmayı ve birkaç hafta yerini muhafaza etmeyi başardı. Şarkının bazı yerleri o yıllarda çevrilen birçok yerli filmde de kullanıldı. Eğer bugüne kadar bu şarkıyı hiç dinlemedim diyorsanız ve kulağınıza bir yerlerden aşina geliyorsa bunda Yeşilçam filmlerinin muhakkak katkısı vardır.

15.05.2011

1975 Eurovision Şarkı Yarışması 4.Bölüm: Diğer Ülkelerin Yarışma 45'likleri

Daha önce bu blog sayfalarında Teach-In'in seslendirdiği Ding-A-Dong'a ve Türkçe versiyonlarına yer vermiştim. Ancak o günlerde henüz plak toplamaya başlamadığım için, linkini verdiğim mp3 kayıtları ve plak kapakları Internet'te dolanırken bulabildiklerimle sınırlı kalmıştı. Aradan geçen süre zarfında Teach-In'in Ding-A-Dong'unun hem Türkiye hem de Hollanda baskılarını edinme şansını yakaladım. Farklı B yüzlerinin kullanıldığı bu iki Teach-In 45'liğinin yanı sıra; 1975'de Stockholm'deki yarışmayı ikinci sırada bitiren The Shadows'un, üçüncü İtalya'nın temsilcisi Wess & Dori'nin, Almanya adına yarışan Joy Fleming'in ve yarışmayı 9.sırada tamamlayan İrlandalı Swarbriggs'in yerli baskı 45'liklerini de artık arşivime katmış bulunuyorum. Aşağıda bu altı 45'likten bizzat kendi ellerimle yaptığım kayıtların linkleri ve plak kapakları yer alıyor.
1975 Eurovision Şarkı Yarışması 1.si: Teach In (Hollanda)
7" Vinyl Single (Made In Holland/CNR 141 301)
Side A: Ding-A-Dong
Side B: The Circus Show
1975 Eurovision Şarkı Yarışması 1.si: Teach In (Hollanda)
45'lik Plak (Türkiye Baskısı/Balet BE167)
A Yüzü: Ding-A-Dong (Yarışma Şarkısı)
B Yüzü: You And Me

1975 Eurovision Şarkı Yarışması 2.si: The Shadows (İngiltere)
45'lik Plak (Türkiye Baskısı/EMI 1505)
A Yüzü: Let Me Be The One (Yarışma Şarkısı)
B Yüzü: Stand Up Like A Man

1975 Eurovision Şarkı Yarışması 3.sü: Wess & Dori (İtalya)
45'lik Plak (Türkiye Baskısı/Yankı CN 9339)
A Yüzü: Era (Yarışma Şarkısı)
B Yüzü: ...E Siamo Qui

1975 Eurovision Şarkı Yarışması 9.su: Swarbrigg (İrlanda)
45'lik Plak (Türkiye Baskısı/MCA 75650)
A Yüzü: That's What Friends Are For (Yarışma Şarkısı)
B Yüzü: Love Is

1975 Eurovision Şarkı Yarışması 17.si: Joy Fleming (Batı Almanya)
45'lik Plak (Türkiye Baskısı/Melodi 75502)
A Yüzü: Ein Lied Kann Eine Brücke Sein (Yarışma Şarkısı)
B Yüzü: Die Nacht Zeigt Nicht Jedem Ihr Gesicht

1975 Eurovision Şarkı Yarışması 3.Bölüm: Büyük Final

Türkiye elemeleri oldukça olaylı geçen 1975 Eurovision Yarışması'nda ülkemizi temsil edecek ilk şarkı çekilen kura sonucu belli olmuştu. TRT'nin düzenlediği final gecesinin ardından yayınlanan ilk Hey dergisinin kapağında bu nedenle, sadece ilk temsilcimiz unvanını kazanan Semiha Yankı değil, yarışmada ipi onunla birlikte göğüsleyen Cici Kızlar da yer alıyordu. Elemelerde ve final gecesinde Ali Rıza Binboğa ve Cici Kızlar'a daha fazla ilgi göstermiş olsalar da, müzikseverler sonuçlar belli olduktan sonra Semiha Yankı ve şarkısı Seninle Bir Dakika'ya da sahip çıkmakta gecikmediler. O günlerin gazetelerinde hemen her gün, diğer ülkelerdeki müzik otoritelerinin şarkımızı ne kadar da çok beğendiklerine dair birkaç habere rastlamak mümkündü.
22 Mart 1975 tarihinde İsveç'in Stockholm şehrinde yapılacak olan büyük final gecesine şarkıcımızı gönderirken bu nedenle milletçe umutluyduk. Birincilik biraz hayal gibi görünse de ilk üçe girmemiz işten bile değildi; o da olmazsa ilk beşte garanti biz de vardık. En büyük şanssızlığımız; ilk kez katıldığımız yarışmada ilk temsilcimizin sahneye -uğursuz rakam olan- 13.sırada çıkacak olmasıydı. Ancak sıra Semiha Yankı'ya gelip ayak topuklarına kadar inen siyah basma entarisi ile sahnede şarkısını söylemeye başlayınca milletçe anladık ki; başka handikaplarımız da mevcuttu (Mesela; görsellik!). Henüz 18 yaşını bile doldurmamış, 40 kg. ağırlığındaki Semiha Yankı'ya menajerinin aldığı giysilerin hiçbiri uymamış, bu nedenle son anda, kendisini orta yaşlı bir kadına çevirecek olan bu elbisede karar kılınmıştı.

Bir yıl önce ABBA'nın ipi göğüslediği Eurovision Şarkı Yarışmasını 1975 yılında Hollanda'yı temsil eden Teach In grubu Ding-A-Dong adlı şarkısıyla kazandı. 152 puanla birinci olan Hollanda'ya ülkemizden sadece 4 oy giderken, hiç puan vermediğimiz Monako'dan bize 3 puan gelmişti.

Sonuçları vatan sathında büyük hayalkırıklıkları yaratan bu ilk Eurovision maceramızın yankıları yarışma sona erdikten sonra da devam etti. Hüsran dolu bu neticeyi bazıları şarkımızın Türkçe olmasına bağlarken, ortak kanaaat; yarışmaya politika bulaştığı yönündeydi (Bu "ortak kanaat"in, aradan geçen 35 yıla rağmen hâlâ geçerli bir mazeret olarak kabul edilmesi de "takdire şayan bir davranış biçimi" olsa gerek!).